Güzel bir uyku çektikten sonra (bazıları 12 saat uyuyarak abarttılar) Fécampta bir deniz gezisi için tekrar limanda buluştuk. “Tante Fine” adlı, 26 metre uzunluğunda, büyük beyaz yelkenli ve içinde gerçek denizcilerin bulunduğu Fécamptaki bir şirket tarafından restore edilen bir gemiye bindik. Bizi geminin kaptanı uzun bıyıklı ve küpeli kişi karşıladı. Gemide gemi tayfasının yanında bir de çok tatlı bir kaptan köpeği vardı.
Böylece 2 saat boyunca Fécamptaki o eşsiz falezleri takip ederek Etretat kadar gittik. Gemide yelken açarak ve gemiyi kullanmayı öğrenerek çok zevkli bir yolculuk yaptık. Geminin kaptanı Cem’e halatlardan düğüm yapmayı öğretti. Bu arada Cem kadar şanslı olmayanlar vardı. Dalgalı denizde ve parıl parıl parlayan bir güneşin altında, harika bir gemi yolculuğunda midesi bulanan ve kendini pek de iyi hissetmeyenler vardı.
Çok zevkli, eğlenceli bir yolculuktan sonra Fécamp’ın o harika falezlerini yakından görme şansını yakalanmıştık. Yolculuğumuzu 2 saat sonunda tiyatroda güzel bir öğle yemeği ile noktaladık. Küçük bir piknikten sonra (öğle yemeği) M. Farid ile şan dersimiz başladı. Şan dersimizle sesimizi açmayı, sesimizi daha iyi kullanmayı öğrendik. Fransızca “ couleur café”(kahve rengi) şarkısını söylerken birbirimizin kalp atışlarını hissediyor ve şarkı söylemenin bize verdiği mutluluk duygusuyla kaynaşıyorduk.
Şarkıyı Türkçe ve Fransızca söylerken birbirimize daha çok yaklaşıyor ve birbirimizi daha iyi tanıyorduk. Bugünkü tiyatro çalışmamızı saat 22’ye doğru bitirirken birlikte vakit geçirmenin ve birlikte bir şeyleri paylaşmanın verdiği mutlulukla yorgunluğumuzu unutmuştuk.
Acelya et Pelin
Ne düşünüyorlar:
Ece : “Yelkenliyle gezimizde çoğu kişinin midesi bulansada müthiş eğlendik, bir çok fotoğraf çektik. Ve bu gezi bir önceki güne daha çok kaynaşmamızı sağladı.”
Açelya : “Dün müzik atölyesinde, en çok hoşuma giden şey hazırlıkta M.Alexandre’ın bize öğretiği sarkıyı fransızlarla hep beraber söylememizdi. Müzik hocamız Farid bazı türk öğrencilerden şarkının türkçeye çevrilmesini istedi. Gösteri günü fransızlar ve türkler lkeni couleur café şarkısını hem fransızlar hemde türkler hep beraber söyleyeceğiz. Biraz sonra başlayacak olan dans dersinde dans hocasının elleriyde, mırıldanarak veya bir müzik aletiyle ritim tutmaları,ve bizim hep beraber dans etmemiz bir haftalık tiyatro atölyeleri için olabilecek en güzel şeyler.”
Denizhan : “Yelkeni olan eski bir gemiyle, kaptanın yanından ayrılmayan labrador cinsi köpeğiyle, atlantik okyanusuna açıldık. Neredeyse herkes kusma seviyesine gelse de ki ben gelmedim,çok eğlenceli geçti. Gemide yapılan espriler ve çekilen resimler herkesin kaynaşmasını sağladı. Ortamın kavası çok hoştu umarım her günümüz bu şekilde geçer.”
