Fakülteden canlı… Sainte Pulchérie Lisesi’nin İletişim Bölümü tarafından, öğrencilerimize, oryantasyon sürecinde yardımcı olabilmek için hazırlanan yeni bir röportaj serisi. Türkiye'de veya yurt dışında, halihazırda üniversitede okuyan eski öğrencilerimizle, her hafta bir söyleşi gerçekleştireceğiz. İlk buluşmamızı, şu anda Ottawa Üniversitesi Görsel Sanatlar 2. sınıf öğrencisi, 2019 mezunlarımızdan Ferhat Demirel ile yaptık. Öncesinde eski bir öğrencimiz ve şimdi ise Kanada'da bir üniversite öğrencisi olarak deneyimlerini bizlerle bu röportajda paylaşıyor.
Kanada’da okumaya nasıl karar verdin?
Lisede 11. sınıfta karar verdim. Sadece Kanada’ya değil; İngiltere ve Fransa’da birçok üniversiteye başvurdum. Bursun da getirdiği yardımla Ottawa Üniversitesi’ni seçtim. Burayı seçme nedenlerimden biri de, vatandaşlık alma düşüncesi. Gelecekte, hayatımı burada kurma planım var.
Başvuru sürecinden bahsedebilir misin?
Okul dışında, iki senedir, güzel sanatlar atölyelerine gidiyordum. Bundan dolayı bir portfolyom vardı. Üniversitenin portfolyo sisteminden başvurmuştum kolaylıkla. Notlar önemli tabii ki; bir de IELTS ile başvuruyorsun. Dersler, Fransızca olduğu için B2 gerekiyordu o zamanlar. Fransızcanın zaten B2 seviyesinde olması önemli. Çünkü Kanada’da hocalar, dünyanın her yerinden geliyor. Dersler, Fransızca ve karşılaşacağınız bin ton aksan var. Dersleri anlamak o kadar kolay olmayabilir. Şimdi sanırım, C1 istiyorlarmış. Bende vardı gerçi:)
Peki burslara nasıl başvuruluyor?
Aslında burs olarak geçmiyor bu. Normal bir Kanada vatandaşı gibi ödeme yapıyoruz okula. Tabii ki daha ucuz. Beş dersten üçünü Fransızca seçince, bu şekilde ödeme yapılıyor. Bursu kaybetme gibi bir durum da yok. Sadece, her sene, gerekli sayıda Fransızca ders seçmen yeterli.
Üniversite hayatının ilk senesi nasıldı?
İlk senemi yurtta geçirdim. Avrupa gibi değil burası. İlk sınıflara verilen ayrıcalıktan dolayı, kolaylıkla kalacak yurt bulabiliyorsunuz; kampüsü de çok büyük zaten. Alışma süreci de kolay geçti. Sainte Pulchérie’den gelen birçok kişi var bu dönem. Bu durum da sürece yardımcı oldu. Liseden en yakın arkadaşım da burada mesela.
Aradığımı buldum diyebilir misin?
Diyebilirim. Sadece resim öğrenmiyorsun; heykeltraş, fotoğraf gibi geniş bir yelpazede eğitim aldık ilk sene. Ama Güzel Sanatların merkezi, Avrupa. Dijital Güzel Sanatlar ya da Animasyon olarak düşünürsek, onun da merkezi Amerika. Bu açıdan Amerika’ya yakın olmam iyi. Çizim tarzım daha çok illüstrasyona yakın çünkü. Büyük ihtimal illustratör olabilirim ya da akademik olarak ilerleyebilirim.
Pandemi dönemi nasıl geçiyor üniversite hayatı?
Öncelikle kampüste hayat güzeldi. O yüzden kampüsü olan bir üniversite seçmelerini tavsiye edebilirim öğrencilere. Pandemi dönemini Türkiye’de geçirdim; bu yüzden, uzaktan eğitimde saat farkı zorladı beni. Onun dışında derslerde bir aksama olmadı. Fakat üniversiteyi bir deneyim olarak düşünüyorum. Sadece dersler değil; şehirde yaşam, ev yaşamı…tüm bu deneyimin bir parçası. Ocak ayında oradayım.
Sainte Pulchérie’deki lise öğrencilerine nasıl bir mesaj iletmek istersin?
Eğer sanata yönelik bir bölüm okumak isteyen arkadaşlar varsa; bence kararı verdiklerinde, bu kararı tutmaları önemli. Tiyatro, Müzik, Güzel Sanatlar… bu karara tutunsunlar ve emin adımlar atsınlar. Öte yandan, Kanada’da okumak çok keyifli. İnsanlar arkadaş canlısı, dışlanma yok. Tabii ki hava biraz soğuk, -32°yi gördüm; ama alışılıyor!
Ferhat’a çok teşekkür ediyor ve ona yeni hayatında bol şanslar diliyoruz!
