2018 yılı mezunumuz Mavi Deniz Engin, San Diego State Üniversitesi Uluslararası İşletme bölümü 3. sınıf öğrencisi. Röportaj öncesi Montreal’daki exchange programına kabul aldığını öğrenen Mavi Deniz’i heyecan içinde yakaladık ve hemen üniversite hayatına dair sorularımızı yönelttik.

Lise süreci sana ne kattı?

Çok yönlülük açısından Sainte Pulchérie bana çok yardımcı oldu. Büyük ihtimalle kişisel hayatımda asla yönelmeyeceğim konularda beni çok teşvik ettiğini düşünüyorum okulumun. 10. sınıfta Aziz Nesin’in bir yarışmasına katılmıştım. Orada birinci oldum. Hatta kitapta bir denemem yayınlandı; ama ben yaptığım karikatürle birinci olmuştum. Sainte Pulchérie’den aldığım bu özgüveni hala kullanmaktayım.

Neden Amerika’da eğitim almak istedin?

Ben lisede, hem Amerika hem Türkiye hem de Fransa’ya hazırlandım. En çok beni ne mutlu edecekse, onu sonunda anlarım diye düşündüm. Amerika için SAT sınavlarına girdim. San Diego ilk cevap gelen okullardan biriydi. Ayrıca, bu okulda Fransızca dersler de var. Üniversiteninin beni cezbeden bir diğer özelliği de, bölümümün Amerika’da ilk 8’e giriyor oluşuydu. 

Üniversitenin ilk yılını nasıl geçirdin?

Ben gelir gelmez çalışmaya başladım. Kampüsteki Starbucks’ta işe girdim. Yeni ülke, yeni okul ve yeni bir iş. Beni bu durum iyi anlamda çok açtı. 

Dersler konusunda zorluk yaşadın mı?

Buradaki eğitim sistemi çok güzel oturtulmuş. Zorlanan öğrencilere, A+ diye dershane mantığında ek dersler veriliyor. Ben hiçbir zaman almadım; ama çoğu arkadaşım çok yardımcı olduğunu söyledi. 

Lise öğrencilerine şu an ne söylemek istersin?

Yurtdışına gitme düşünceleri varsa, korkmasınlar, kesinlikle gitmelerini öneririm. Çünkü bu yaşlarda gitmezseniz biraz daha zorlaşıyor. Ama Türkiye’de kalacaklarsa da, bir değişim programı deneyimi yaşamak insanı çok geliştiren, bir adım öteye iten bir şey; çünkü her şeyi kendi başınıza yapmanız gerekiyor ve aynı zamanda farklı kültürler tanıyorsunuz.