19. yüzyıl sonlarında ünlü ressam ve müzeci Osman Hamdi Bey tarafından, İmparatorluk Müzesi olarak kurulan İstanbul Arkeoloji Müzesi, çeşitli kültürlere ait sayısı bir milyonu aşan eseriyle, dünyanın en büyük müzeleri arasında yer almaktadır. Müzenin koleksiyonu içinde, Balkanlar’dan Afrika’ya, Anadolu ve Mezopotamya’dan Arap Yarımadası’na ve Afganistan’a kadar, Osmanlı İmparatorluğu’nun sınırları içerisinde yer alan medeniyetlere ait eserler bulunmaktadır. İstanbul Arkeoloji Müzeleri, Arkeoloji Müzesi, Eski Şark Eserleri Müzesi ve Çinili Köşk Müzesi olmak üzere üç müzeden oluşmaktadır.
Arkeoloji Müzesi, ana bina ve ek bina olmak üzere iki ayrı binadan oluşmaktadır. Ana binanın yapımına 1881 yılında, Osman Hamdi Bey tarafından başlanmış, 1902 ve 1908 yıllarında yapılan ilavelerle bugünkü durumuna getirilmiştir. Neoklasik bir yapı olan binanın dış cephesi, mimarı Alexadre Vallaury tarafından, İskender Lahti ve Ağlayan Kadınlar Lahitleri’nden esinlenerek yapılmıştır.
Müze, özellikle 9.sınıfların tarih dersi için vazgeçilmez bir kaynak niteliğindedir. Bu nedenle 9.sınıf öğrencilerimizle birlikte, derslerde konuştuğumuz uygarlıklardan günümüze kalanları görmek için müzeye bir gezi düzenledik. Hazırlamış olduğumuz, “müze gezi ve değerlendirme çalışma kağıdı” ile birlikte geziyi yapan öğrencilerimiz, bir taraftan müzeyi gezdi, diğer taraftan da ödevlerini yaptı. Gezi sonrası bu kağıtlar öğrencilerden toplanarak değerlendirildi ve tekrar öğrencilere geri verildi.